ABD Başkanı Donald Trump, dijital doların geliştirilmesini yasaklayan bir kararname imzaladı. Bu adım, ABD’nin finansal teknoloji alanındaki liderlik konumunu kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğu tartışmalarını beraberinde getirdi.
Trump’tan dijital para adımı: Merkez bankası dijital para birimi yasaklandı
Trump, 23 Ocak’ta imzaladığı kararnameyle ABD’nin merkez bankası dijital para birimi geliştirmesini ve kullanmasını yasakladı. Kararnamede, bu tür para birimlerinin finansal sistemin istikrarını, bireysel gizliliği ve ABD’nin egemenliğini tehdit ettiği vurgulandı. Ancak bu hamle, ABD’nin finansal inovasyon alanında geride kalacağına dair endişeleri artırdı.
Uzmanlar ABD’nin geride kalabileceğini düşünüyor
Uzmanlar, Çin ve Avrupa Birliği gibi ülkelerin dijital para birimlerinde liderlik pozisyonunu güçlendirdiğini belirtiyor. ABD’nin bu yarışta geri kalmasının, doların küresel konumunu zayıflatabileceği ifade ediliyor. Stanford Üniversitesi Finans Profesörü Darrell Duffie, bu kararın ABD’nin dijital dolar geliştirme sürecini daha da geciktirdiğini belirtti.
Diğer ülkeler hızla ilerliyor
Çin ve Avrupa Merkez Bankası (ECB), dijital para birimleri konusunda önemli adımlar atıyor. Çin’in dijital yuan projesi, milyonlarca kullanıcıya ulaşırken, ECB dijital euro için hazırlık aşamasında. Dünyada birçok ülke, merkez bankası dijital para birimi projelerini hızla geliştirmeye devam ediyor.
ABD’nin temkinli tutumu tartışma yaratıyor
ABD, dijital para birimlerine karşı temkinli yaklaşım sergileyen tek büyük ekonomi olarak öne çıkıyor. Bununla birlikte, merkez bankası dijital para birimlerine yönelik araştırmalar gerçekleştiren 134 ülke arasında yer alıyor. Ancak Trump yönetiminin yasağı, bu alandaki çalışmaları tamamen durdurmuş durumda.
ABD’nin dijital para birimlerine yönelik temkinli yaklaşımı, küresel finans sistemi üzerindeki etkileri açısından dikkatle değerlendirilmesi gereken bir durum. Ancak Trump’ın yasak kararı, ABD’nin bu alanda liderlik rolünü kaybetmesine yol açabilir. Çin ve Avrupa’nın hızla ilerlediği bu yarışta ABD’nin gelecekte nasıl bir strateji izleyeceği merak konusu.