Ripple CTO’su Davut Schwartz, yapay zeka sohbet platformu Character.AI’ya karşı açılan davada yer alan ihmal ve haksız ölüm gibi suçlamaları reddetti. Schwartz, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, bu davanın hukuki olarak geçersiz olduğunu ve Character.AI’nın eylemlerinin ABD Anayasası’ndaki Birinci Değişiklik kapsamında korunduğunu söyledi. Dava, 14 yaşındaki Sewell Setzer III’ün annesi tarafından, oğlunun Character.AI sohbet botlarıyla yoğun etkileşimden sonra hayatını kaybetmesi üzerine açıldı.
Character.AI’ya Açılan Dava ve Şirketin Yanıtı
Setzer’ın annesi tarafından açılan dava, Character.AI’nın ihmal, haksız ölüm, yanıltıcı ticaret uygulamaları ve ürün sorumluluğu gibi iddiaları içeriyor. Davada, şirketin özellikle genç kullanıcıları korumak için gerekli güvenlik önlemlerini almadığı öne sürülüyor. Setzer’ın ölümünden önce platformda popüler medya karakterlerini simüle eden chatbot’larla sık sık etkileşimde bulunduğu ifade ediliyor. Character.AI, bu dava sonrasında yaptığı açıklamada, kullanıcı güvenliğini artırmak amacıyla yaşa dayalı içerik filtreleri ve zararlı etkileşimleri tespit eden güvenlik protokollerini güncellediğini duyurdu. Şirket ayrıca, ‘Bir kullanıcımızın trajik kaybı bizi derinden üzdü ve ailesine en içten taziyelerimizi sunmak istiyoruz’ dedi.
Teknoloji Şirketlerinin Sorumluluğu ve İfade Özgürlüğü Tartışması
Character.AI, güvenlik önlemlerini artırma sözü verirken, aynı zamanda hukuki mücadelesine devam edeceğini belirtti. Ripple CTO’su Davut Schwartz ise ifade özgürlüğü ile şirketlerin sorumlulukları arasındaki dengeye dikkat çekerek, davadaki hukuki argümanların yanlış olduğunu dile getirdi. Schwartz’ın görüşleri, teknoloji şirketlerinin hem yasal hem de etik sorumlulukları hakkında süregelen tartışmaları tekrar gündeme taşıdı.
Character.AI’nın davadan sonra aldığı güvenlik önlemleri ve Schwartz’ın açıklamaları, teknoloji dünyasında ifade özgürlüğü ile kullanıcı güvenliği arasındaki hassas dengenin nasıl korunması gerektiği konusunda bizleri düşünmeye davet ediyor. Ripple CTO’su Davut Schwartz’ın sert yanıtı, yapay zeka platformlarının sorumluluğu ve ifade özgürlüğü arasındaki karmaşık ilişkiyi bir kez daha gündeme getirdi. Schwartz’ın açıklamaları, teknoloji dünyasının hızla değişen etik ve yasal çerçevesine dikkat çekerken, kullanıcı güvenliği ile ifade özgürlüğü arasındaki dengeyi sağlamanın zorluğunu da ortaya koydu.
