ABD Ekonomisi 'Yumuşak İniş' Yolunda mı? 2024 Verileri İpuçları Veriyor
ABD ekonomisi, son dönemde açıklanan veriler ve bilançolar ile ‘yumuşak iniş’ senaryosuna işaret ediyor. Ülkede enflasyonun yavaşladığı ve ekonomik büyümenin gücünü koruduğu gözleniyor. ‘Yumuşak iniş’, aşırı ısınmış bir ekonominin, enflasyonu kontrol altında tutmak amacıyla para politikası araçları kullanılarak resesyona neden olmayacak seviyede soğutulması anlamına geliyor.
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) enflasyonla mücadeleyi ‘yumuşak iniş’ ile mi yoksa ‘sert iniş’ ile mi sonlandıracağı merak konusu. Son dönemde açıklanan veriler ve bilançolar, enflasyonun yavaşladığı ve ekonomik büyümenin gücünü koruduğu ‘yumuşak iniş’ senaryosuna işaret ediyor.
Yumuşak iniş, bir uçağın yere kontrollü ve kademeli şekilde inmesi gibi bir ekonominin para politikası sıkılaştırması ve bunun olası ekonomik etkisiyle ilgili kullanılan bir ifade. ‘Yumuşak iniş’, enflasyonu kontrol etmek için para politikası araçlarının kullanılmasıyla resesyona neden olmadan ekonominin soğutulmasını ifade ediyor.
Merkez bankaları, enflasyonu düşürmek için faiz oranlarını artırdığında işsizliğin büyük ölçüde artmasına ve GSYH büyümesinin negatife dönmesine yol açmazsa ‘yumuşak iniş’ sağlanmış oluyor. Faiz oranları artırılır, enflasyon düşürülür ancak bu bir resesyona ve yüksek işsizliğe neden olursa ekonomi ‘sert iniş’ yapmış oluyor.
ABD’de 1990’ların ortalarında yaşanan para politikası sıkılaştırma dönemi, güçlü bir iş gücü piyasası ve resesyon yaşanmamasıyla ‘yumuşak iniş’ olarak kabul ediliyor. Fed Başkanı Alan Greenspan’in yönetiminde gerçekleştirilen parasal sıkılaştırma sonucu yaşanan bu dönemde, ekonomi büyürken ve işsizlik oranı düşerken enflasyonun yükselme ihtimalinden endişe duyan Fed, faiz oranlarını artırmıştı.
Ekonomistler, Fed’in faiz artırımlarından sonra yumuşak bir iniş gerçekleştirme olasılığını değerlendirmek için iş gücü piyasasının gücüne bakıyor. Fed’in enflasyonu düşürürken resesyondan kaçınıp kaçınamayacağını değerlendirirken bakılması gereken en önemli gösterge işsizlik oranı.
ABD’de 2020’de Kovid-19 salgını sırasında işsizlik oranı büyük buhran’dan sonraki en yüksek seviyesini gördü. Salgının ardından toparlanma çabalarıyla işsizlik oranı kademeli olarak azaldı. Ancak Fed’in Mart 2022’de başladığı sıkılaştırma adımlarıyla iş gücü piyasası soğumaya başladı.
Kovid-19 salgını sırasındaki kısıtlamaların hafifletilmesi, tedarik zincirinde yaşanan aksaklıklar ve önemli mali ve parasal teşviklerle enflasyon 2021’de yükselişe geçti. Fed’in sıkı para politikasıyla enflasyon yavaşladı. Ekim ayında başlayan bilanço sezonu da piyasalarda ‘yumuşak iniş’ iyimserliğini artırdı.
Bankaların beklenenden iyi gelen finansal sonuçlarının yanı sıra yöneticilerinin açıklamaları da piyasalardaki iyimser havayı destekledi. Ancak bazı analistler, Orta Doğu’daki çatışmalar ve kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinin olası sonuçları gibi bu iyimserliği bozabilecek belirsizlikler olduğunu kaydetti.
ABD ekonomisi, ‘yumuşak iniş’ senaryosuna doğru ilerliyor gibi görünüyor. Enflasyon düşüşü ve ekonomik büyüme, Fed’in sıkı para politikasının olumlu etkilerini gösteriyor. Ancak Orta Doğu’daki çatışmalar ve ABD başkanlık seçimleri gibi belirsizlikler hala mevcut. Bu belirsizlikler, ‘yumuşak iniş’ senaryosunu bozabilir.
Apple, mart 2020'den bu yana en kötü haftasını yaşıyor. Hisse senetlerindeki düşüş yatırımcıları tedirgin ediyor.
Petrol fiyatlarının enflasyon üzerindeki etkisi sürüyor. Uzmanlar, bu etkinin uzun vadede daha da artmasını bekliyor.
Fransa, TikTok'un çocuklar üzerindeki psikolojik etkilerini incelemek için özel bir komisyon kurdu. Sosyal medya platformları…
Google, OpenAI ve Tesla, insansı robot teknolojisini bir üst seviyeye taşıyarak geleceğin dünyasına yön veriyor.
S&P 500 endeksine dahil sektörler, 52 haftalık zirvelerinden %10’dan fazla geri çekilmelerle yatırımcıları endişelendiriyor.
UBS, ABD ekonomisinin resesyona girme ihtimalinin düşük olduğunu ve mevcut endişelerin abartılı olduğunu belirtti.