Galata Wind Enerji 2024 4. Çeyrek Bilanço Beklentisi: 219 Milyon TL Tahmini
Galata Wind Enerji A.Ş. (GWIND), 2024 yılı üçüncü çeyreğinde elde ettiği başarılı sonuçların ardından gözleri dördüncü çeyrek bilançosuna çevirdi. Peki, aracı kurumların Galata Wind için 4. çeyrek beklentileri neler? Detaylar haberimizde.
Galata Wind Enerji, 2024 yılı üçüncü çeyreğinde 605 milyon 479 bin TL net kâr elde etmişti. Şirket, bu başarılı performansıyla yatırımcılar arasında dikkat çekmeyi başardı. Dördüncü çeyrekte de benzer bir başarı yakalayıp yakalayamayacağı merak konusu.
ForInvest Haber Anketi’ne katılan iki aracı kurum, Galata Wind Enerji’nin 2024 yılı 4. çeyrek kâr beklentisini açıkladı. Anket sonuçlarına göre, şirketin çeyreklik kârının ortalama 219 milyon 300 bin TL olması bekleniyor. Bu tahmin, şirketin sürdürülebilir kârlılık hedeflerine dair olumlu bir işaret olarak görülüyor.
Galata Wind Enerji, yenilenebilir enerji sektöründeki güçlü konumunu koruyarak yatırımcıların ilgisini çekmeye devam ediyor. Şirketin hisse fiyatı, hedef fiyatları ve grafik analizleri sektör uzmanları tarafından yakından takip ediliyor. Dördüncü çeyrek sonuçlarının açıklanmasıyla hisse üzerinde hareketlilik bekleniyor.
Galata Wind Enerji’nin 4. çeyrek bilanço sonuçları, şirketin performansını değerlendirmek için önemli bir gösterge olacak. Yenilenebilir enerji yatırımları ve sürdürülebilir büyüme hedefleri, şirketin gelecekteki başarısının temel taşları arasında yer alıyor.
TKDK, IPARD III kapsamında 1079 projeye hibe desteği sağladı. Program kırsal kalkınmada önemli bir rol…
Küresel talepteki zayıflık ve üretim artışları, Brent petrol fiyatlarını kritik seviyede tutmaya devam ediyor.
Rekabet Kurulu, popüler dijital platformlar hakkında rekabet ihlali iddialarıyla detaylı bir soruşturma başlattı.
ABD Başkanı Trump’ın bütçe ve personel azaltma talimatı, VOA dahil hükümet destekli medya kuruluşlarını derinden…
Yapı Kredi'nin 2024 bilançosu sonrası bedelsiz sermaye artırımı potansiyeli dikkat çekiyor. İşte önemli detaylar!
ABD Merkez Bankası, ekonomik belirsizlikler ve enflasyonist baskılar arasında faiz kararlarını yeniden şekillendirebilir.