TBB Başkanı Alpaslan Çakar: KKM 2025’te Tamamen Sona Erecek

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Alpaslan Çakar, ekonomiye ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Çakar, Kur Korumalı Mevduat (KKM) sisteminin sürecini tamamladığını ve 2025 itibarıyla tamamen sona ereceğini ifade etti.

Enflasyon Mücadelesi Önemli Bir Öncelik

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) politika faizini düşürmesi ve Para Politikası Kurulu toplantı sayısını azaltmasıyla ilgili konuşan Çakar, Türkiye’nin en büyük sorununun enflasyon olduğunu vurguladı. Enflasyonun öngörülebilirliği azaltarak yatırım kararlarını, üretimi ve büyümeyi olumsuz etkilediğini belirtti. Çakar, enflasyonun adil olmayan bir vergilendirme etkisi yaratarak gelir dağılımında ciddi sorunlara yol açtığını ve sosyal problemlere neden olduğunu ifade etti.

Orta Vadeli Program (OVP) Dezenflasyonu Hedefliyor

Çakar, Türkiye’nin 2004-2019 yılları arasında düşük enflasyon ortamında sağlıklı büyüdüğünü hatırlatarak, Orta Vadeli Program’ın (OVP) enflasyonla mücadeleye odaklandığını söyledi. Programın para politikası, maliye politikası, gelirler politikası ve iletişim koordinasyonu gibi çok yönlü bir yaklaşımı içerdiğini belirtti. Enflasyon oranının 2023 sonunda yüzde 65’e yükseldiğini, ancak uygulanan politikalarla düşüş trendine girdiğini ifade etti.

Faizlerdeki Düşüş Ekonomik Normalleşmenin İşareti

Alpaslan Çakar, TCMB’nin faiz oranını yüzde 45’e indirmesinin ekonomide olumlu bir gelişme olduğunu belirtti. Faiz oranlarının düşüş eğilimine girmesinin, uygulanan politikaların başarılı olduğunu ve ekonominin normalleşme yolunda ilerlediğini gösterdiğini ifade etti. Toplantı sayısının 12’den 8’e düşürülmesinin ise daha iyi veri analizi ve trend takibi açısından faydalı olduğunu dile getirdi.

Bankacılık Sektörü Faiz Düşüşünü Destekliyor

Çakar, faiz oranlarının düşüşünden en çok fayda sağlayan sektörlerden birinin bankacılık olduğunu açıkladı. Mevduat maliyetlerinin düşmesiyle bankaların net faiz marjlarının pozitif etkileneceğini ve Türk bankacılık sektörünün karlılığının artacağını ifade etti. Ayrıca, daha düşük faiz ortamının yatırım kararlarını kolaylaştıracağını ve sektörde sürdürülebilir bir büyüme sağlayacağını belirtti.

Kur Korumalı Mevduat (KKM) Sürecini Tamamlıyor

Alpaslan Çakar, 2021’de uygulamaya alınan Kur Korumalı Mevduat (KKM) sisteminin görevini tamamladığını ve 2025’te tamamen sona ereceğini söyledi. KKM’nin bankaların toplam mevduatı içerisindeki payının yüzde 5,3’e kadar düştüğünü belirten Çakar, sistemin artık ihtiyaç duyulmayan bir ürün haline geldiğini ifade etti.

Cari Açık ve Bütçe Disiplini Konusunda Olumlu Gelişmeler

Çakar, cari açığın OVP hedeflerinin altına düştüğünü ve bütçe disiplini konusunda önemli adımlar atıldığını belirtti. Kamu harcamalarının rasyonalizasyonu ve bütçe disiplini sayesinde Maastricht Kriterleri’nin öngördüğü seviyelere yaklaşıldığını ifade etti. Ayrıca, Merkez Bankası rezervlerinin arttığını ve Türkiye’nin kredi notunun yükseldiğini dile getirdi.

Bankacılık Sektöründe Büyüme ve Karlılık Devam Ediyor

Çakar, Türk bankacılık sektörünün 2024 yılında yüzde 39 büyüdüğünü ve karlılığın artmaya devam ettiğini söyledi. Sektörün sermaye yeterlilik oranının yüzde 18 seviyesinde olduğunu belirten Çakar, net faiz marjlarında daha olumlu gelişmeler beklediklerini açıkladı. Ayrıca, bankaların krediye erişimde herhangi bir sorun yaşamadan müşterilerini desteklediğini ifade etti.

Ziraat Bankası Çiftçiye Destek Vermeye Devam Ediyor

Alpaslan Çakar, Ziraat Bankası’nın tarım sektörüne yönelik verdiği desteklerin görev zararı olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurguladı. Çiftçilere verilen kredilerin faizlerinin bir kısmının devlet tarafından karşılandığını ve bu desteğin sektöre olumlu yansıdığını ifade etti. Çakar, Ziraat Bankası’nın tarımda finansmana erişimi kolaylaştırdığını ve çiftçilerin her zaman yanında olduğunu belirtti.

Alpaslan Çakar’ın açıklamaları, Türkiye ekonomisinin enflasyonla mücadele ve sürdürülebilir büyüme hedefinde önemli ilerlemeler kaydettiğini gösteriyor. Bankacılık sektöründeki gelişmeler ve Kur Korumalı Mevduat’ın sona ermesi, ekonomideki normalleşme sürecini destekleyen olumlu adımlar olarak öne çıkıyor.