Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi’nin verilerine göre, Temmuz 2024 itibarıyla kredi kuruluşlarının nakdi kredi hacmi geçen yılın aynı dönemine göre %36 artışla 14.743 milyar TL’ye ulaştı. Bu rekor artış, hem ticari hem de bireysel kredilerin önemli ölçüde yükselmesiyle gerçekleşti.
Ticari Kredilerde Rekor Artış
Ticari kredilerde %33’lük bir artış yaşandı ve 11.4 trilyon TL’ye ulaştı. Bu kredilerin toplam nakdi krediler içindeki payı %77 oldu. İmalat sanayi, ticari kredilerde en yüksek paya sahip sektör oldu (%31). Toptan ve perakende ticaret sektörü ise %10’un üzerindeki payıyla ikinci sırada yer aldı. Enerji sektörü, tasfiye olunacak alacak oranının en yüksek olduğu sektör oldu (%5.1). İnşaat sektörü ise %4.9’luk oranla ikinci sırada yer aldı.
15 Trilyon TL’ye Yaklaşan Kredi: Bankaların Nakdi Kredi Hacmi Rekor Kırdı
Kredi kuruluşlarının nakdi kredileri, Temmuz 2024 itibarıyla 14.743 milyar TL’ye ulaşarak geçen yılın aynı dönemine göre %36 artış gösterdi. Bu artışın %63’lük kısmını bankalar, %14’lük kısmını finansal kiralama şirketleri, %10’luk kısmını finansman şirketleri ve %9’luk kısmını faktoring şirketleri oluşturdu. Tasfiye olunacak alacakların toplam kredilere oranı ise %2.1’e yükseldi.
Bireysel Kredilerde Artış
Bankalar ve banka dışı finansal kuruluşlar tarafından kullandırılan bireysel krediler %47 artarak 3.4 trilyon TL’ye ulaştı. Bireysel kredilerin %99’u bankalar tarafından kullandırıldı. Bireysel kredilerin %46’sı kredi kartlarından, %27’si ihtiyaç kredilerinden, %13’ü konut kredilerinden, %3’ü taşıt kredilerinden ve %9’u kredili mevduat hesaplarından oluştu. Bireysel kredi kullanan kişi sayısı 40.9 milyona ulaşırken, ortalama kredi bakiyesi 82.5 bin TL oldu.
Yeni Kredi Kullananların Sayısı
Temmuz ayında 183 bin kişi ilk defa kredi kartı, 121 bin kişi ilk defa kredili mevduat hesabı, 105 bin kişi ilk defa tüketici kredisi kullanırken, konut kredisi kullanan kişi sayısı 9 bin oldu. 15 bin kişi de ilk defa taşıt kredisi kullandı.
Kredi kuruluşlarının nakdi kredi hacmindeki rekor artış, ekonomik büyüme ve tüketici harcamalarındaki artışın bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Ancak, tasfiye olunacak alacakların artması da dikkat çekici bir durum. Bu durum, gelecekte olası risklerin işaretçisi olabilir.